Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, son yıllarda ürolojide en sık tercih edilen tedavi yöntemlerinden biri hâline gelmiştir. Özellikle prostat kanserinin erken evrede teşhis edildiği hastalarda, radikal prostatektomi işleminin robot destekli sistemlerle gerçekleştirilmesi hem cerrah hem de hasta açısından önemli avantajlar sunar. Gelişmiş görüntüleme, hassas hareket kabiliyeti ve minimal invaziv teknikler sayesinde, robotik cerrahi; kanserli dokunun etkin şekilde çıkarılmasını sağlarken, idrar kontrolü ve cinsel fonksiyon gibi yaşamsal fonksiyonların korunmasına da katkı sağlar. Bu modern yaklaşım, prostat kanseri tedavisinde hem onkolojik başarıyı hem de yaşam kalitesini ön planda tutar.

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, yüksek hassasiyetli aletler sayesinde prostatın çevresindeki sinir ve damar yapılarının korunmasına olanak tanır. Prostat kanseri tanısı konan hastalarda, eğer kanser prostat dışına yayılmamışsa, en etkili tedavi yöntemlerinden biri prostatın cerrahi olarak tamamen çıkarılmasıdır. Bu işleme radikal prostatektomi denir. Günümüzde bu ameliyatlar sıklıkla robotik cerrahi sistemi ile yapılmaktadır. Peki robotik prostat ameliyatı nasıl yapılır? İşte adım adım süreç:

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Öncesi Hazırlık

  • Hasta değerlendirmesi: PSA, manyetik rezonans görüntüleme (MR), biyopsi ve gerektiğinde PET-CT gibi testlerle hastalığın evresi netleştirilir.

  • Anestezi değerlendirmesi: Ameliyat genel anestezi altında yapılacağından hasta anestezi uzmanı tarafından muayene edilir.

  • Bağırsak hazırlığı: Bazı merkezlerde ameliyat öncesi barsakların boşaltılması amacıyla lavman önerilebilir.

  • İlaç ve beslenme düzeni: Kan sulandırıcı ilaçlar kesilir, ameliyattan 6–8 saat önce gıda alımı durdurulur.

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Sırasında Robot Kurulumu

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, cerrahın konsoldan yönettiği robotik kollar aracılığıyla küçük kesilerle gerçekleştirilir ve hastaya daha konforlu bir ameliyat süreci sunar. Robotik prostat kanseri ameliyatına başlanmadan önce, hasta ameliyathanede sırt üstü yatırılır. Ardından, baş aşağı eğimli bir pozisyon olan Trendelenburg pozisyonu verilir. Bu pozisyon sayesinde karın içi organlar yerçekimi etkisiyle üst tarafa doğru kayar ve cerrahın pelvik bölgeye daha rahat ulaşması sağlanır. Bu konumlandırma hem görüntü alanını genişletir hem de robotik aletlerin daha güvenli ve etkin çalışmasına olanak tanır. Hasta, ameliyat masasına özel sabitleyici yastıklar ve kaymayı önleyici desteklerle dikkatle tespit edilir.

Daha sonra, cerrahi bölge olan karın cildi antiseptik solüsyonlarla sterilize edilir ve steril örtülerle izole edilir. Sterilizasyon işlemi enfeksiyon riskini azaltmak açısından son derece kritiktir. Steril alan oluşturulduktan sonra, cerrah robotun yerleştirileceği kesilerin yerlerini belirler. Genellikle göbek çevresi ve alt karın bölgesine, her biri yaklaşık 8 ila 12 milimetre çapında olmak üzere 5 ila 6 adet küçük kesi açılır. Bu kesilerin her biri, robotun farklı kolları ve kamera sistemi için ayrı giriş noktaları olarak kullanılır.

Açılan kesilerden önce trokar adı verilen tüpler yerleştirilir. Bu trocarlar, robotik enstrümanların karın içine güvenli bir şekilde girmesini sağlar. Ardından, yüksek çözünürlüklü 3 boyutlu kamera, merkezi kesiden karın boşluğuna ilerletilir ve cerrahın görüş alanı netleştirilir. Diğer kesilerden ise robotun kolları içeriye yönlendirilir. Bu kollar, cerrahın konsoldan verdiği hareket komutlarını birebir uygular. Tipik olarak kullanılan dört robotik koldan biri kamera için ayrılırken, diğer üç kol cerrahi aletler için kullanılır.

Robotik sistemin kurulumu sırasında, hasta vücudu ile robot kolları arasındaki hizalama son derece hassas yapılır. Enstrümanlar yerleştirildikten sonra, cerrah konsol başına geçer ve robotik sistem hasta tarafındaki yardımcılara bırakılır. Konsoldan ameliyat sahasını yüksek büyütmeli ve üç boyutlu olarak gören cerrah, el hareketlerini robotik kollara aktararak ameliyata başlar.

Bu kurulum aşaması, robotik cerrahinin başarısında büyük önem taşır. Hem robotun doğru pozisyonlandırılması hem de aletlerin güvenli şekilde yerleştirilmesi, ameliyat sürecinin sorunsuz ilerlemesini sağlar ve olası komplikasyon risklerini azaltır.

Özetle;

  • Hasta sırt üstü yatırılır ve baş aşağı eğimli bir pozisyonda (Trendelenburg pozisyonu) masaya sabitlenir.

  • Karın bölgesi steril şekilde örtülür.

  • Karında 5–6 adet küçük kesi (her biri yaklaşık 8–12 mm) açılır.

  • Bu kesilerden içeriye robotun kolları ve kamera yerleştirilir.

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Aşamaları

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, geleneksel açık cerrahiye göre daha az kan kaybı ve daha hızlı iyileşme süresi sunar.

Kamera ve enstrüman kontrolü

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, üç boyutlu görüntüleme ve titreşimsiz enstrüman kontrolü ile cerrahın işlem güvenliğini artırır. Cerrah konsol başına geçer ve üç boyutlu yüksek çözünürlüklü kamera aracılığıyla ameliyat sahasını büyütülmüş şekilde görür. Robotik kollar, cerrahın el hareketlerini bire bir taklit eder.

Prostatın serbestleştirilmesi

  • Öncelikle mesane (idrar torbası) ile prostat arasındaki bağlantılar dikkatlice ayrılır.

  • Daha sonra prostatın çevresindeki damarlar ve sinir demetleri korunarak dikkatlice diseke edilir.

  • Kanamayı önlemek için damarlar robotik koter veya klipslerle kontrol altına alınır.

Üretra kesilmesi ve prostatın çıkarılması

  • Prostat, üretra seviyesinden kesilir.

  • Prostat bezi tümüyle çıkarılarak bir torba içinde karın dışına alınır.

Mesane ile üretranın yeniden birleştirilmesi (anastomoz)

  • Mesane boynu ile üretra uç uca getirilerek çok ince dikişlerle yeniden birleştirilir.

  • Bu sayede hasta daha sonra yeniden idrar yapabilir hâle gelir.

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı Sonrası

Sonda yerleştirme
Ameliyatın sonunda mesane ile üretra arasına yapılan dikiş hattının iyileşmesi için hastaya idrar sondası takılır. Bu sonda genellikle 7 ila 10 gün boyunca yerinde bırakılır. Bu süre içinde idrar, sonda aracılığıyla doğrudan dışarı alınır ve mesane kasının çalışmasına gerek kalmaz. Bu durum, dikiş hattının zorlanmadan iyileşmesine olanak tanır. Sonda çıkarılmadan önce genellikle bir kaçak testi (sistosonografi veya sistografi) yapılır. Bu testte mesaneye sıvı verilerek sızdırma olup olmadığı kontrol edilir. Kaçak yoksa sonda çıkarılır ve hasta kendi başına idrar yapmaya başlar.

Dren
Cerrahi işlem sırasında karın boşluğunda oluşabilecek sıvı, kan veya lenf birikimlerini önlemek amacıyla ameliyat alanına bir dren yerleştirilir. Bu dren, genellikle pubik bölgenin hemen yanından cilt altına uzanır ve dışarıya bir torbaya bağlanır. Drenin amacı, ameliyat sonrası sıvı birikimini erken fark etmek ve enfeksiyon riskini azaltmaktır. Genellikle 1–2 gün içinde dren çıkarılır; ancak çıkan sıvının miktarına ve içeriğine göre bu süre değişebilir.

Takip
Hastalar, ameliyat sonrası ortalama 1 ila 3 gün içinde taburcu edilir. Taburculuk öncesinde ağrılar kontrol altına alınır, beslenme ve yürüyüş gibi temel aktiviteler değerlendirildikten sonra evde bakım önerileriyle birlikte hastaneden ayrılmalarına izin verilir. Evde dikkat edilmesi gereken konular, yara bakımı, sıvı alımı, fiziksel aktivite sınırları ve ilaç kullanımı hakkında ayrıntılı bilgi verilir. İlk kontrol genellikle sondanın çıkarılacağı 7–10. gün civarında yapılır. Bunu takip eden haftalarda patoloji sonucuna göre ek tedavi planlaması yapılır.

Patoloji
Ameliyatta çıkarılan prostat bezi ve varsa çevresindeki lenf bezleri, patoloji laboratuvarına gönderilerek mikroskop altında detaylı incelenir. Patoloji raporu, tümörün kapsül dışına çıkıp çıkmadığını, cerrahi sınırların temiz olup olmadığını, lenf nodu tutulumu olup olmadığını ve Gleason skoru gibi önemli özellikleri içerir. Bu bilgiler, hastalığın kesin evresini belirlemek ve gerekirse ek tedavi (radyoterapi, hormon tedavisi vb.) planlamak için kullanılır. Bu nedenle patoloji sonucu, ameliyatın sadece teknik başarısını değil, aynı zamanda hastalığın biyolojik davranışını da yansıtır.

İdrar kontrolü ve ereksiyon
Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, idrar kontrolü ve cinsel fonksiyon gibi yaşam kalitesini etkileyen sonuçlar açısından avantaj sağlayabilir. Ameliyattan sonraki ilk günlerde veya haftalarda geçici idrar kaçırma sık görülen bir durumdur. Bu durum genellikle dikiş hattının iyileşmesi ve pelvik kasların yeniden güç kazanmasıyla birlikte zaman içinde düzelir. Hastalara pelvik taban kaslarını güçlendirmek için Kegel egzersizleri önerilir. Ortalama olarak hastaların büyük çoğunluğu ilk 3–6 ay içinde idrar kontrolünü yeniden kazanır. Nadiren bu süreç 1 yıla kadar uzayabilir.

Cinsel fonksiyon açısından ise, sinir koruyucu cerrahi yapılmışsa, ereksiyon fonksiyonunun geri kazanılması mümkündür. Ancak bu durum yaş, önceden var olan cinsel fonksiyon durumu, tümörün yayılımı gibi faktörlerden etkilenir. Gerekli durumlarda, erektil fonksiyonun desteklenmesi amacıyla ilaç tedavisi (örneğin PDE5 inhibitörleri) ya da rehabilitasyon programları uygulanabilir.

Özetle;

  • Sonda yerleştirme: Ameliyat sonunda mesaneye bir sonda takılır. Bu sonda 7–10 gün kadar kalır.

  • Dren: Ameliyat sahasına bir dren konarak olası kan ve sıvı birikimi engellenir.

  • Takip: Hasta genellikle 1–3 gün içinde taburcu edilir.

  • Patoloji: Çıkarılan prostat dokusu incelenerek kanserin yayılım durumu değerlendirilir.

  • İdrar kontrolü ve ereksiyon: İlk haftalarda idrar kaçırma olabilir ancak zamanla düzelme beklenir. Sinir koruyucu cerrahi yapıldıysa cinsel fonksiyonun geri dönüşü de mümkündür.

Robotik Cerrahi ile Prostat Kanseri Ameliyatı: İyileşme Süreci

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, hastaların günlük yaşamlarına daha kısa sürede dönmelerini sağlayan hızlı ve konforlu bir iyileşme süreci sunar.

  • Yürüyüş gibi hafif egzersizlere erken dönemde başlanması önerilir.

  • Ağır kaldırma ve cinsel ilişki ilk 4–6 hafta önerilmez.

  • İlk kontroller genellikle sondanın çıkarılacağı 1. haftada ve patoloji sonucu için 2–3. haftada yapılır.

Daha detaylı bilgi için tıklayın

Sonuç

Robotik cerrahi ile prostat kanseri ameliyatı, cerrahın yüksek teknolojili bir sistem kullanarak prostat bezini hassas bir şekilde çıkardığı, modern bir cerrahi yöntemdir. Bu yöntemde amaç, kanseri tamamen temizlerken, hastanın yaşam kalitesini mümkün olduğunca korumaktır. Deneyimli ekiplerce yapıldığında hem onkolojik hem de fonksiyonel sonuçlar son derece başarılıdır.

Kaynaklar:

  1. https://www.hopkinsmedicine.org/health/treatment-tests-and-therapies/robotic-prostatectomy
  2. https://pmc.ncbi.nlm.nih.gov/articles/PMC6071518/

Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.