Prostat Kanseri: Belirtileri, Tanı ve Tedavi Yöntemleri
Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biridir. Bu sayfa; hastalığın belirtilerinden tanı yöntemlerine, evreleme sisteminden güncel tedavi seçeneklerine kadar birçok bilgiyi başlıklar halinde sunar. Aşağıdaki makalelere tıklayarak ilgili içeriklere ulaşabilirsiniz.
Prostat Kanseri Nedir?
Prostat Kanseri Nedenleri
Prostat Kanseri Belirtileri
Prostat Kanseri Tanısı
Prostat Kanseri Evreleri
Prostat Kanseri Tedavisi
Prostat Kanseri ile İlgili Sıkça Sorulan Sorular
Hayır. PSA (Prostat Spesifik Antijen) düzeyinin yüksek olması her zaman kanser olduğu anlamına gelmez. Prostat iltihabı (prostatit), iyi huylu prostat büyümesi (BPH) gibi durumlar da PSA’yı yükseltebilir. Ancak yüksek PSA, prostat kanseri riskini artırdığı için ileri tetkik gerekir.
PSA değeri genellikle 4 ng/ml’nin üzerinde olduğunda değerlendirme yapılır. Ancak biyopsi kararı yalnızca PSA’ya değil, yaş, aile öyküsü, parmakla muayene bulgusu ve prostat MR sonuçlarına göre verilir.
Prostat biyopsisi genellikle lokal anestezi altında yapılır ve işlem süresi kısadır. Hafif bir rahatsızlık hissedilse de genellikle tolere edilebilir düzeydedir. İşlem sonrası birkaç gün süreyle makattan veya idrardan hafif kanama görülebilir.
İşlem sonrası 24–48 saat cinsel perhiz önerilir. Ayrıca kanlı idrar, dışkı veya menide bir süre renk değişikliği olabilir. Ateş, titreme veya şiddetli ağrı gibi durumlarda mutlaka doktora başvurulmalıdır.
PIRADS 4, prostat MR’ında kanser şüphesinin yüksek olduğunu gösterir. Bu durumda hedefe yönelik biyopsi önerilir. PIRADS 4 lezyonların yaklaşık %50’sinde kanser saptanabilir.
Hayır. Prostat kanseri kesinlikle bulaşıcı bir hastalık değildir. Cinsel ilişki, yakın temas ya da kan yoluyla başka birine geçmez.
Prostat kanseri genellikle 60 yaş üzerindeki erkeklerde görülür. Ancak ailesel yatkınlık veya genetik mutasyonlar varsa daha genç yaşlarda da ortaya çıkabilir.
Evet. Özellikle birinci derece akrabalarda (baba, kardeş) prostat kanseri öyküsü varsa risk 2 ila 3 kat artar. Bu nedenle düzenli kontroller daha erken yaşta başlamalıdır.
Evet. Özellikle cerrahi tedavi (radikal prostatektomi) sonrası sertleşme sorunu gelişebilir. Ancak yaş, önceden var olan cinsel fonksiyon düzeyi ve cerrahi teknik gibi faktörler bu durumu etkiler. Gerekirse ilaç veya destek tedaviler uygulanabilir.
Tedavi edilmeyen prostat kanseri zamanla ilerleyerek çevre dokulara yayılabilir ve kemik gibi uzak organlara metastaz yapabilir. Bu durum yaşam kalitesini ve süresini olumsuz etkiler. Bu nedenle düzenli takip ve uygun tedavi önemlidir.
Çoğu zaman hayır. Erken evrelerde prostat kanseri sessiz ilerleyebilir. Belirti vermediği için PSA testiyle tarama önemlidir. Ancak bazı hastalarda sık idrara çıkma, gece idrara kalkma gibi belirtiler olabilir.
İdrarda kan görme, birçok nedenle ortaya çıkabilir. Prostat kanseri ileri evrede idrarda kanamaya neden olabilir. Ancak bu belirti mesane taşı, enfeksiyon veya başka bir tümöre de işaret edebilir.
Evet. Özellikle bel, kalça, kaburga gibi bölgelerde kemik ağrısı varsa ve prostat kanseri ileri evredeyse, kemik metastazı düşünülmelidir. Bu durumda PET-BT veya sintigrafi gibi görüntüleme yöntemleri gerekir.
Her iki yöntemin avantajları vardır. Robotik cerrahi daha az kan kaybı, daha hızlı iyileşme ve daha düşük komplikasyon oranı sunabilir. Ancak uygunluk, hastanın genel durumu ve doktorun deneyimiyle belirlenmelidir.
Erken evrede teşhis edilen prostat kanseri yüksek oranda tedavi edilebilir. Ancak geç kalınırsa, hastalık ilerleyip hayatı tehdit edebilir. Bu yüzden erken tanı hayat kurtarır.
Ailesel geçişli prostat kanseri şüphesi varsa (örneğin BRCA1/2 mutasyonu taşıyanlarda) genetik test önerilebilir. Genetik yatkınlık tedavi kararlarını da etkileyebilir.
Aktif izlem, düşük riskli prostat kanseri olan hastalarda hemen tedaviye başlanmadan, düzenli PSA takibi, MR ve biyopsilerle hastalığın izlenmesidir. Gerektiğinde tedaviye geçilir.
Hormon tedavisi, testosteronun baskılanmasıyla tümör büyümesinin yavaşlatılmasıdır. Genellikle metastatik hastalıkta veya lokal ileri evrelerde kullanılır. İlaçla veya cerrahi olarak yapılabilir.
Radikal ameliyat sonrası PSA’nın sıfıra yakın olması beklenir. Eğer zamanla PSA tekrar yükselirse bu durum “biyokimyasal nüks” olarak adlandırılır ve ek tedavi gerekebilir.
Evet, bazı hastalarda nüks olabilir. Bu nedenle tedavi sonrası düzenli takip çok önemlidir. Nüks durumunda ikinci basamak tedaviler planlanabilir (radyoterapi, hormon tedavisi vb.).
Bu sayfa Prof. Dr. Yusuf İlbey tarafından hazırlanmıştır.
İçerikler Avrupa Üroloji Derneği 2024 kılavuzları ve güncel bilimsel kaynaklara dayanmaktadır. Bu bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için lütfen hekiminize başvurunuz.
Randevu ve Danışmanlık
Prostat kanseri tanısı aldıysanız veya mevcut tedavi planınızı değerlendirmek istiyorsanız, Prof. Dr. Yusuf İlbey ile iletişime geçerek ikinci görüş alabilirsiniz.