Prostat Kanseri Nedir?

Prostat Kanseri Nedir?

Prostat kanseri nedir? Prostat kanseri, erkek üreme sisteminin bir parçası olan prostat bezinde gelişen malign bir tümördür. Genellikle yavaş seyreden bu kanser türü, erken evrelerde belirti vermeyebilir ancak ileri evrelerde kemiklere ve diğer organlara yayılabilir. Prostat kanseri farklı evre ve risk gruplarına göre sınıflandırılır; bu da tanı, tedavi ve takip süreçlerini doğrudan etkiler. Bu yazıda, prostat kanserinin türleri ve risk grupları hakkında detaylı bilgi verilecektir.

Prostat Kanseri Nedir?

Prostat kanseri, erkek üreme sisteminin bir parçası olan ve meninin sıvı bileşenini üreten prostat bezinde gelişen kötü huylu tümöral bir hastalıktır. Erkeklerde akciğer kanserinden sonra en sık görülen ikinci kanser türüdür. Özellikle ileri yaşta görülme sıklığı artar ve çoğu zaman sinsi seyirli olabilir. Erken evrede herhangi bir belirti vermeyebilirken, ileri evrede idrar yapma zorlukları, idrarda kan, pelvik bölgede ağrı ve kemik ağrıları gibi semptomlar görülebilir.

Tanı genellikle serum PSA (Prostat Spesifik Antijen) düzeyinin ölçülmesi, dijital rektal muayene ve şüpheli durumlarda yapılan prostat biyopsisi ile konur. Prostat kanseri tanısı alan bir hastada, hastalığın yayılım durumu, Gleason skoru, PSA seviyesi ve klinik evresi göz önünde bulundurularak hastalık lokalize, lokal ileri ya da metastatik olarak sınıflandırılır. Bu sınıflandırma tedavi planlamasında belirleyici rol oynar.

Lokalize Prostat Kanseri Nedir?

Lokalize prostat kanseri, kanserin yalnızca prostat bezi içinde sınırlı olduğu ve çevre dokulara, lenf nodlarına ya da uzak organlara yayılım göstermediği evreyi ifade eder. Bu grup hastalarda kür şansı oldukça yüksektir. Tanıda kullanılan temel parametreler PSA düzeyi, Gleason skoru (veya ISUP derecesi) ve klinik evredir. Bu bilgilere göre hastalık üç risk grubuna ayrılır: düşük, orta ve yüksek riskli lokalize prostat kanseri.

Lokalize Düşük Riskli Prostat Kanseri Nedir?

Düşük riskli prostat kanseri, PSA’nın 10 ng/mL’nin altında olduğu, Gleason skorunun 6 (ISUP 1) ve tümörün klinik evresinin T1c ya da T2a olduğu hastaları kapsar. Bu hastalarda tümör genellikle yavaş büyür ve metastaz riski düşüktür. Dolayısıyla yaşam süresi beklentisi uzun olan hastalarda aktif izlem uygun bir seçenek olabilir. Aktif izlem; düzenli PSA takibi, rektal muayene ve belirli aralıklarla yapılan tekrarlayan biyopsilerle hastalığın ilerlemesinin izlenmesini kapsar. Cerrahi ya da radyoterapi gibi küratif tedaviler yalnızca progresyon durumunda devreye alınabilir.

Lokalize Orta Riskli Prostat Kanseri Nedir?

Orta risk grubunda PSA 10–20 ng/mL arasındadır, Gleason skoru 7’dir (ISUP 2–3) ve/veya klinik evre T2b olabilir. Bu hastalarda tümörün biyolojik davranışı daha agresiftir ve aktif izlem yerine genellikle küratif tedaviler tercih edilir. Radikal prostatektomi (cerrahi tedavi) veya harici radyoterapi en sık uygulanan tedavi seçenekleridir. Bazı hastalarda radyoterapiye kısa süreli androjen baskılayıcı tedavi (ADT) de eklenebilir. Karar verirken hastanın yaşı, genel sağlık durumu ve yaşam beklentisi dikkate alınır.

Lokalize Yüksek Riskli Prostat Kanseri Nedir?

Yüksek riskli hastalar, PSA değeri 20 ng/mL’nin üzerinde olan, Gleason skoru ≥ 8 (ISUP 4–5) veya T2c ve üzeri klinik evreye sahip kişilerdir. Bu grupta hastalık daha hızlı ilerleme eğilimindedir ve lenf nodu tutulumu ya da mikrometastaz riski yüksektir. Radikal prostatektomi + pelvik lenf nodu diseksiyonu veya radyoterapi + uzun süreli ADT gibi kombine tedavi yaklaşımları uygulanabilir. Bazı hastalarda multimodal tedaviler (örneğin cerrahi sonrası adjuvan radyoterapi) gündeme gelebilir.

Lokal İleri Prostat Kanseri Nedir?

Lokal ileri prostat kanseri, tümörün prostat kapsülünü aşarak seminal veziküllere veya komşu organlara (mesane boynu, rektum vb.) invazyon gösterdiği ancak uzak metastazın henüz gelişmediği evreyi tanımlar. Klinik olarak genellikle T3 veya T4 evresindedir. Bu hastalarda radikal tedavi mümkün olmakla birlikte başarı oranı lokalize kanserlere göre daha düşüktür.

Tedavide çoğunlukla radyoterapi ile birlikte androjen deprivasyon tedavisi (ADT) uygulanır. Bazı merkezlerde cerrahi (radikal prostatektomi) hala seçilmiş hastalarda uygulanabilir, ancak bu hastalar ameliyat öncesinde neoadjuvan veya sonrasında adjuvan tedavi gereksinimi açısından dikkatle değerlendirilmelidir. Bu evre hastalarda nüks riski yüksek olduğu için yakın takip protokolleri uygulanır.

Metastatik Prostat Kanseri Nedir?

Metastatik prostat kanseri, tümör hücrelerinin prostat bezinin dışına çıkarak uzak organlara yayılım gösterdiği evredir. En sık metastaz yerleri kemikler (özellikle omurga, pelvis, kaburgalar), lenf nodları, akciğer ve karaciğerdir. Bu evrede hastalığın küratif tedavisi mümkün değildir; ancak yaşam süresi ve yaşam kalitesini artıran sistemik tedaviler uygulanabilir.

Metastatik Hormona Duyarlı Prostat Kanseri Nedir?

Hormona duyarlı metastatik prostat kanseri, androjen baskılayıcı tedaviye (ADT) yanıt veren metastatik hastalık anlamına gelir. Bu evredeki hastalarda temel tedavi, medikal ya da cerrahi olarak testosteron seviyesini baskılayan ADT’dir. Günümüzde ADT’ye ek olarak erken dönemde kemoterapi (örneğin docetaxel) veya yeni nesil androjen reseptör hedefleyici ajanlar (abirateron, enzalutamid, apalutamid) kullanılması yaşam süresini uzatmaktadır.

Hormona Dirençli Prostat Kanseri Nedir?

Kastrasyona dirençli (hormona dirençli) prostat kanseri, ADT’ye rağmen tümörün ilerlemeye devam ettiği, PSA’nın yükseldiği veya yeni metastazların geliştiği evredir. Bu aşamada testosteron düzeyleri düşük olmasına rağmen kanser büyümeye devam eder. Tedavide ikinci basamak hormonal ajanlar, kemoterapi (cabazitaxel), radyoizotop tedavileri (örneğin Lu-177 PSMA), immünoterapiler ve bazı durumlarda klinik araştırmalar gündeme gelir.

Sonuç

Prostat kanseri nedir? sorusu, yalnızca bir tanı tanımı değil, aynı zamanda bireyselleştirilmiş bir tedavi yolculuğunun da başlangıcıdır. Hastalığın evresi ve risk sınıflamasına göre değişkenlik gösteren bu yolculuk, düşük riskli ve sınırlı tümörlerden, metastatik ve tedaviye dirençli olgulara kadar geniş bir spektrum içerir. Günümüzde erken tanı olanaklarının artması ve tedavi seçeneklerinin gelişmesi sayesinde birçok prostat kanseri hastası uzun yıllar yaşamını sürdürebilmekte, hatta tam kür sağlanabilmektedir. Bu süreçte multidisipliner bir yaklaşım, hasta-hekim işbirliği ve düzenli takip büyük önem taşır.

Prof. Dr. Yusuf İLBEY

Üroloji Uzmanı

Kaynaklar:

  1. https://www.cancer.org/cancer/types/prostate-cancer/about/what-is-prostate-cancer.html
  2. https://www.urologyhealth.org/urology-a-z/p/prostate-cancer
  3. https://en.wikipedia.org/wiki/Prostate_cancer

Yorum Ekle

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.